Related Posts Plugin for Blogger...

2018/06/21

Amphora - Full Aroma


İçerik:  Burley, Virginia, Oriental, Kentucky
Blend Tipi: Aromatik
Kesim: Ready rubbed / ribbon
Aroma: Yoğun
Aroma Katkısı: Çiçek, Kakao, Vanilya, Fındık, Meyve
Sertlik: Hafif
Lezzet: Az
Oda notu: İyi
Tavsiye: **




Amphora Full Aroma ünlü bir tütün. Ün dediğiniz şey illa başarı sonucunda elde edilmiyor ya. Uzun yıllar önce Hollanda’da başlayan macerasında bu tütün yedi kocalı Hürmüz misali yığınla üretici, harmancı ve reçete değiştirerek, üzerinde bir türlü uzlaşmaya varılamayan tütün haline geldi, pipo dünyasına nifak tohumları ekti. Full Aroma’yı farklı dönemlerde, farklı beğenilerle içenlerden kimisi “yahu bu Full Aroma da hiç bozmadı” dedi, kimisi “eskisiyle alakası yok” diyerek yüzünü ekşitti. Öyle ki Full Aroma’nın bugünkü haliyle, ilk defa tadan birisine nasıl gelebileceği unutuldu gitti. İşin doğrusu yıllardır yüzünü görmediğim, tadını çoktan unuttuğum Full Aroma hediye olarak gelince ben de bu soruya cevap aradım. 

Amphora markasının standart ve bence hayli kötü, daha ilk bakışta ucuz tütün görünümü veren tasarıma sahip paketinde geliyor Full Aroma. Paketi açınca yerleşik ama yoğunluğu düşük bir koku burunu dolduruyor. Çok aramaya gerek yok, ilk akla gelen çikolata. Alttan alta, brendi ve konyak gibi meyve alkolü çağrışımları yapan bir koku da geliyor. Tütünü paketten çıkarıyorum. Nem tutucu kimyasal bu halinde hayli ılımlı. Ancak, ready rubbed ile ribbon arası kesimiyle tütünün tamamı kütle halinde birleşmiş. Mat koyu kahverenginin arasından daha açık renkli, belki Şark tütünü olabilecek parçalar göze çarpıyor. Bunlar sanki elde didiklenip harmana öyle katılmış gibi. Koyu renkli ve az çok muntazam kesimli parçalardan farklı duruyorlar. 

Tütünün tamamı hemen ve kolayca içilebilecek nemde görünüyor. Hatta kuru demek bile mümkün. Havalandırmak için kâğıda seriyorum. Koku daha fazla belirginleşmiş durumda. Gözlerimi kapatıp kokluyorum. Portakal kabuğu ve vanilya eklenmiş kakaolu puding. Hiç kuşku yok. Birkaç dakika başından uzaklaşıp geri döndüğümde yeni bir koku kendisini belli etmiş. Poşetteki brendi ve konyak feraha erince aslına dönüp meyve halini almış. İncir? Üzüm? Ahududu? Elbette hiçbirisi. Jenerik meyve aromasını tütüne eklemek amaçlı üretilmiş sentetik bir katkı. 

Yaklaşık on beş dakika geçtikten sonra dolumu yapıyorum. Tütün yandı. Tam arkama yaslanıp tadıma başlayacağım ki sönüvermiş. Bu sefer ateşi daha uzun tutup sıkı bir nefes çekiyorum. Yoğun bir duman blok halinde ve hızla havaya salınıyor. Salındığı gibi de hızla kayboluyor. Taşıdığı koku açıkça çiçeksi. Hangi çiçek diye sormayın. Cevap belli; jenerik çiçek aroması bu. Aniden ve kuvvetli salınan bu keskin koku burnumu sızlatıyor, muhtemelen alerjen bir etkiyle genzimi yakıyor. Ancak, dil yanması, dil ısırması yok. Pudingdi, meyveydi derken, tütünün taşıdığı tatta hiç şekerli bir nüans yok. Yanışta ise net bir dengesizlik var. Hazneye baktığımda, kocaman bir kütle halinde ama çevresine bir türlü bulaşamayan közün boynu bükük durduğunu görüyorum. Tütünün ateşe doğrudan temas ettiği kısım çok güzel yanıyor ama bu yanış diğer kısımlara geçmiyor. İşte o zaman baltayı taşa vurduğumu anlıyorum. Yavaş, sakin içilmesi pek mümkün değil bu tütünün.

Ateşi bir kez daha veriyorum. Fındık, kakao ve kahve çağrışımlı bir tat çiçeğin arasından kendisini mahcup şekilde göstermeye başlıyor. Bu tat Burley’den mi, yoksa katkıdan mı derken, en kaliteli, aromatik yönden en zengin Burley’lerin bile sentetik çiçeğimizle başa çıkamayacağı kafama dank ediyor. İşte bu da jenerik Burley aromamız öyleyse. Diğer yandan, yanış sorunları bütün istikrarıyla devam ediyor. Yeniden yakışlarda duman ve aroma daha da yoğunlaşıyor. Çiçek daha keskinleşiyor ve kimyasal çağrışımlara yelken açıyor. Daha çok ilaçlarda kullanılan bitkisel aromaları andırmaya başladı şimdi. Çiçekten Vicks’e geçtik böylece.

Acılaşma ağızda yoğunlaşıyor, burundaki sızlama ise yanma hissine dönüşüyor. Yanış düzensizliğiyle uğraşmak artık iyice bıkkınlık verince hızlanıyorum. Zaten Full Aroma da her haliyle “hadi beni zıkkımlan, git” der gibi. Ayrıca tütünü haznede iyice sıkıştırıyorum ki közün mahzun yalnızlığı sona ersin. İşe yarıyor ama köfteci bacası gibi tüttürmeye başlayınca, en başından pusuda bekleyen ısınma iyice arsızlaşıyor. Elim yanmadan pipoyu soğumaya bırakıyorum. Hem de bu vesileyle, kupkuru hale gelen ağzımı bol suyla ıslatma fırsatını buluyorum. 

Döndüğümde hikâyenin özü yine bildiğiniz gibi. Yoğun duman hızla göğe yükseliyor ve her yakışta olduğu gibi acı tat yoğunlaşıyor. Sıkıştırılmış, hatta tepilmiş tütün sayesinde yanma düzensizliği sona ermiş görünüyor. Jenerik Burley aromasını saymazsak, ne lezzet, ne de sertlik açısından tütün namına bir şey var ortada. Ben bunları düşünürken Full Aroma ne zaman ve nasıl olduğunu anlamadığım şekilde bana veda ediveriyor. Hatıra niyetine ağzımda sentetik, bitkisel çağrışımlı, acı bir tat, elimde sımsıcak bir pipo bırakarak. Koyu gri külü tam yanmamış kısımlarla birlikte parçalı olarak haznede duruyor. Katranı net bir kömür kokusu taşıyor. Az miktarda, çok koyu renkli ve neredeyse kuru.

Full Aroma’dan çıkartılacak en büyük ders iyi bir aromatik harmanlamanın gerçekten ciddi iş olduğu. Sonuçta bu tütünü satın alacak insanların istedikleri yalnızca zahmetsiz, sıkıntısız, keyifli bir şeyler tüttürmek. Atla deve değil. Amphora markasının harmancısı Mac Baren böylesi basit ve makul istekleri pekâlâ yerine getirebilecek durumda. Ancak, bu harmanın nasıl olsa düşük beğeniyi yansıtan, hem kalite, hem fiyat anlamında ucuz bir ürün olarak algılanacağı güveniyle hiç istifini bozmuyor. Dolayısıyla, Captain Black’in harmancısı Lane Limited’dan çok farklı anlayışta değil. Ben de çeşitli yönlerden onca ayrımlarına karşın Full Aroma’yı Captain Black Royal’ın bir tık üstü kabul ediyor ve üzerini çiziyorum.

Ancak, diğer yandan Türkiye’nin Full Aroma tadından da acı gerçekleri var. Biliyorsunuz, ülkemizde pipo uzmanı sıfatıyla konuşanlar genellikle hali vakti yerinde, bir ayakları her daim yurtdışında, evlerinde tütün kutusu tepeleri içinde yaşayan beyefendiler. Yerli piyasadan en gerçekçi beklentisi sahte olmayan Captain Black bulabilmek olan yığınların feryadını işitmeleri de ona ses vermeleri de mümkün olmuyor. Şükürler olsun ki biz bu sessizlik komplosuyla bağlı değiliz ve Full Aroma da üzeri tamamen çizilmekten bu sayede kurtuluyor. Son tahlilde, Eminönü sokaklarında falan, yanında Captain Black ve/veya Borkum Riff’le birlikte görülürse onlara tercih edilecek bir ürün. Şöyle koyu bir kahve yardımıyla katlanılması mümkün.


Paylaş:

3 yorumları oku:

  1. Yoklukta iyi gidiyor. Üstün kalite değil ancak verdiğiniz paranın karşılığını alıyorsunuz. Uzun süreli tüketildiğinde sıkıyor.

    YanıtlaSil
  2. Bu tütünün mac baren firmasına geçtikten sonra tat değişimi olduğunu söyleyenler var . Paketten pakete tat fark ediyormuş . Ben içtiğimde ekşi bir kentucky tadı aldım fakat bir paketi bitiremedençok ağır sıkıldım . Anladığım kadarıyla kentucky tütünü pek benim damak tadıma göre değil . TÜtünün içindeki kimyasallar tütünün kurumasını engelliyor . içecek olan arkadaşlara önerim 5 gün havalandırmanız .

    YanıtlaSil
  3. Captain blackten nasıl daha iyi olduğunu anlamadım. Hadi biz tattan içimden anlamıyoruz iyi de yakıp içemediğiniz bir tütün yakıp içebildiğiniz bir tütünden nasıl daha iyi olabilir. Pipomun dibine bu tütünü koyduktan sonra üstüne captain black ekliyorum ki içebileyim de boşa gitmesin. Bir diğer ihtimal alıp parçalayıp iyice didip 1 hafta açıkta bıraktıktan sonra falan içmek heralde.

    YanıtlaSil

Pipo Sohbetleri Kitabı

Pipo Sohbetleri Kitabı
Yunus Bakihan Çamurdan

Satılık Pipolar

Yorumları Facebooktan takip et


Yorumlanan ürün sayısı toplam: 290
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...